İsrail’den ABD’ye çağrı: Türkiye'ye F-35 satmayın

Üst düzey bir İsrailli yetkili, Breitbart News'e verdiği demeçte, Türkiye'nin bölgesel vizyonu ve askeri hedeflerinin İsrail güvenliği için uzun vadeli tehdit oluşturduğunu belirterek, ABD Kongresi'nden Ankara'ya F-35 satışlarının engellenmesini istedi.
F-35
İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan yetkili, İsrail'in "Adir" koduyla envanterinde bulundurduğu beşinci nesil F-35 savaş uçaklarının, Tel Aviv'in son dönemde İran ile yaşadığı 12 günlük gerilimde stratejik bir üstünlük sağladığını vurguladı.
F-35 ve stratejik üstünlük
Türkiye'nin de bu ileri teknolojiye sahip platforma erişiminin, Ortadoğu'daki hassas askeri dengeleri istikrarsızlaştırabileceği uyarısında bulundu.
Yetkili, Ankara'nın dış politikasını "Neo-Osmanlı dirilişi" olarak nitelendirerek, Türkiye'nin "Kudüs üzerinde kontrol kurma yönündeki açık hedeflerine" dikkat çekti. Bu ifadeler, İsrail'in, Türkiye'nin bölgesel niyetlerine yönelik derin endişelerini en üst perdeden dile getirmesi olarak yorumlandı.
Askeri çatışma ihtimali ve öncelikler
Haberde, İsrailli yetkilinin Türkiye ile İsrail arasında yakın gelecekte doğrudan bir askeri çatışma ihtimalini düşük gördüğü, ancak bu olasılığın zamanla göz ardı edilemeyecek bir seviyeye gelebileceğini belirttiği aktarıldı. İsrail'in önceliğinin çatışmadan kaçınmak olduğunu vurgulayan yetkili, buna karşın özellikle Suriye arenasındaki gelişmelere dikkat çekti.
Yetkili, Suriye'deki Türk askeri varlığının ve operasyonlarının yalnızca terör örgütü DEAŞ'ı hedef almadığını, aynı zamanda potansiyel olarak İsrail'in menfaatlerine de yönelebileceğini iddia etti.
Bu bağlamda, "Gerekirse, yalnızca DEAŞ için değil, potansiyel olarak İsrail'i de hedef aldığı düşünülen Türk eylemlerine karşı koymak için harekete geçeriz" şeklinde konuştu. Bu sözler, İsrail'in, Suriye'deki Türk askeri faaliyetlerini yakından ve endişeyle takip ettiğinin altını çizer nitelikte.
F-35 programına dönüş ve diplomatik strateji
Söz konusu mülakat, Türkiye'nin F-35 programına yeniden dahil olma ihtimalinin tartışıldığı bir dönemde gelmesiyle önem taşıyor.
İsrailli yetkilinin bu çıkışı, Tel Aviv'in Washington nezdindeki diplomatik ve lobi kanallarını kullanarak Türkiye'nin askeri kapasitesinin artırılmasını önlemeye yönelik stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: gdhDigital