TEI Genel Müdürü Akşit: Madenden motora uzanan tüm teknoloji zincirini Türkiye’de tamamladık

Burak Seletuz Burak Seletuz / 24.10.2025 08:58

TEI Genel Müdürü Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit, Türkiye’nin motor teknolojilerinde artık tamamen yerli üretim kabiliyetine ulaştığını belirterek, “Kritik alaşımlardan tek kristal döküme kadar her aşamayı kendi mühendisliğimizle başardık.” dedi.

TEI Genel Müdürü Akşit: Madenden motora uzanan tüm teknoloji zincirini Türkiye’de tamamladık

TEI Genel Müdürü Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit ve TEI-TS1400

TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI) Genel Müdürü Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nin (SUBÜ) “SUBÜ Konuşmaları” programında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin motor teknolojilerinde ulaştığı seviyeye dair önemli açıklamalarda bulundu.

Akşit, “Türkiye’de şu an itibarıyla 20’den fazla özgün süper alaşım ve titanyum alaşımı geliştirdik. Bunların tamamı kendi motorlarımız için tasarlandı.” ifadelerini kullandı.

Gelişmiş ülkeler Türk naşarısını örnek gösteriyor

TEI’nin çalışmalarının uluslararası ölçekte yankı bulduğunu belirten Akşit, gelişmiş bir ülkenin türbin üreticisinin, Türk mühendisliğinin başarısını incelemek için Eskişehir’e geldiğini aktardı.

Doğal gaz türbini üreten, ancak uçak motoru geliştiremeyen bir ülkeden bir firma bizden randevu istedi. Kendi hükümetleri onlara ‘Bakın Türkler 10 yılda neler yaptı, siz hâlâ motor yapamıyorsunuz’ diye tepki göstermiş. Geldiler, ‘Bu teknolojileri nasıl geliştirdiniz?’ diye sordular.

Akşit, görüşmede Türkiye’nin mühendislik kabiliyetini şu sözlerle anlattı:

Kritik alaşımları, tek kristal dökümleri ve tüm üretim süreçlerini kendi imkânlarımızla geliştirdik. Alaşımı ithal ettiğimiz yönündeki eleştirilere yanıt olarak, onu da yerli olarak ürettik. Hatta alaşımlarda kullanılan saf kobalt ve nikel elementlerini bile Türkiye’deki madenlerden çıkarıp saflaştırarak elde ettik. Böylece Türkiye’de ilk defa, madenden motora uzanan tüm teknoloji zincirini tamamlamış olduk.

İHA motorlarında seri üretim devam ediyor

TEI’nin hâlihazırda üç ana platform grubu için motor geliştirdiğini belirten Akşit, “Devletimizin İHA’lar, helikopterler ve uçaklar olmak üzere üç temel uçan araç grubunda motor ihtiyacı var.” dedi.

İnsansız hava araçlarına yönelik motorların seri üretimde olduğunu hatırlatan Akşit, şunları söyledi:

İHA motorlarını epeydir seri imalatla üretip satıyoruz. Aksungur, Anka ve TB3’te bizim motorlarımız kullanılıyor. TB3, Anadolu gemisine bizim motorumuzla indi kalktı ve hiçbir sorun yaşanmadı.

Helikopter motoru sertifikasyon sürecinde

Helikopter motorlarında da önemli bir aşamaya gelindiğini ifade eden Akşit, Gökbey helikopteri için geliştirilen motorun seri üretim hazırlıklarının tamamlandığını belirtti.

Gökbey ile ilk uçuşumuzu birkaç yıl önce yaptık. Şimdi sertifikasyon süreci sürüyor. Sertifikalı bir helikoptere, sertifikasız motor takmak mümkün değil. Süreç tamamlandığında seri üretime geçeceğiz.

TF6000: Türkiye’nin ilk savaş uçağı motoru

Akşit, TEI’nin üzerinde çalıştığı tek eksik halkanın uçak motoru olduğunu belirterek, TF6000’in bu alanda dönüm noktası niteliğinde olduğunu söyledi.

TF6000 motorumuz, gerçek anlamda bir savaş uçağı motoru. Geliştirdik, çalıştırdık ve TEKNOFEST’te de sergiledik. Motoru orada ‘gümbür gümbür’ çalıştırdık. Artık son aşamadayız. Beşinci nesil uçak motorları karmaşık ve uzun süreçler gerektiriyor ama biz bu işi de başarıyla tamamlayacağımıza inanıyoruz.

Tam bağımsız motor ekosistemi kuruldu

Konuşmasının sonunda Türkiye’nin motor teknolojilerinde dışa bağımlılığını büyük ölçüde ortadan kaldırdıklarını vurgulayan Akşit, şu ifadeleri kullandı:

Türkiye olarak motor teknolojilerinde kendi kendine yeten bir ekosisteme ulaştık. Artık madenden motora kadar tüm süreci yerli imkânlarla yönetiyoruz. Bu başarı, sadece TEI’nin değil, Türk mühendisliğinin ortak gururudur.

Kaynak: gdhDigital

Son Haberler