Eurofighter Typhoon’un pençeleri | Eurofighter Dosyası – 4


Bir savaş uçağının caydırıcılığı, yalnızca hızı ve manevra kabiliyetiyle değil, taşıdığı mühimmat yelpazesiyle de doğrudan ilişkilidir. Eurofighter Typhoon, geniş mühimmat entegrasyonu sayesinde hem hava-hava hem de hava-yer görevlerinde son derece esnek ve ölümcül bir platform haline gelmiştir. Bu yazıda, Typhoon’un adeta pençeleri olarak nitelendirebileceğimiz silah sistemlerini detaylı biçimde inceleyeceğiz. Kısa ve uzun menzilli hava-hava füzelerinden, hassas güdümlü bombalara; seyir füzelerinden, yakın hava desteği görevlerinde kullanılan mühimmatlara kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan bu bölüm, Typhoon’un savaş alanındaki gücünü tanıtacak.
- Yazı: Eurofighter Typhoon’un doğuşu
- Yazı: Swing Role Kavramı ve Tranche’ler
- Yazı: Motor ve alt sistemler
- Yazı: Eurofighter Typhoon’un pençeleri
- Yazı: Zaman çizelgesi
“Eurofighter Typhoon, hem hava-hava hem de hava-yer muharebe görevleri için geliştirilmiş, dünyanın en gelişmiş çok rollü (swing-role) savaş uçaklarından biridir ve bu kabiliyetlerini çeşitli füze sistemleri aracılığıyla desteklemektedir.”
Burak Özcan
Eurofighter Typhoon’da toplamda 13 adet hardpoint vardır. bu da çeşitli harici yakıt tankları ve silah konfigürasyonlarının uygulanmasına imkan tanır. Burada ufak bir hatırlatma da bulunalım. Hardpoint (Sabit Nokta/Yükleme Noktası): Uçak gövdesinde veya kanatlarında, harici yüklerin (bombalar, füzeler, yakıt tankları, podlar vb.) güvenli bir şekilde takılabileceği güçlendirilmiş ve önceden belirlenmiş noktalara verilen genel isimdir. Hardpoint, sadece bir bağlantı noktası olabilir veya elektrik ve veri bağlantıları gibi ek özelliklere sahip olabilir. Pilon (Aski/Taşıyıcı Kol): Harici yüklerin (özellikle bombalar ve füzeler) uçağa takılmasını sağlayan yapısal bir elemandır. Pilon, hardpoint’e bağlanır ve yükü taşıyarak aerodinamik bir şekilde konumlandırır. Pilonlar genellikle aerodinamik şekillere sahiptir ve yükün güvenli bir şekilde fırlatılması veya bırakılması için mekanizmalar içerebilir.

Makinalı Top
Eurofighter Typhoon ve Panavia Tornado platformları için geliştirilmiş olan Mauser BK-27, 27 mm çapında özel bir varyantı bünyesinde barındırmaktadır. Bu silah sistemi, tek namlulu, elektrikle tahrik edilen ve gazla çalışan bir döner top mekanizmasına sahiptir. Yeni nesil bağlantısız mühimmat besleme sistemi sayesinde, dakikada 1700 mermiye kadar atış hızı sunmaktadır.
Başlangıçta, 2001 yılında Birleşik Krallık Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF), maliyet etkinliği prensipleri doğrultusunda ve dönemin stratejik değerlendirmelerine göre, Typhoon’un öncelikli hava üstünlüğü rolünde füze sistemlerinin yeterli olacağına kanaat getirilmesiyle, platformun dahili 27mm Mauser BK-27 topunu operasyonel olarak kullanmama kararı almıştır. Bu karar, savunma bütçesi harcamalarını iyileştirmek ve füze teknolojisine yapılan vurgu çerçevesinde şekillenmiştir.
İlgili dönemde yapılan değerlendirmelerde, top sisteminin uçaktan sökülmesi düşünülmüş, fakat topun uçaktan sökülmesinin aerodinamik özellikleri olumsuz etkileyebileceği ve dolayısıyla uçuş kontrol yazılımında modifikasyonlar ve yükseltmeler gerektirebileceği raporlara yansımış. Bu potansiyel teknik zorlukların önüne geçmek amacıyla RAF, tüm Typhoon uçaklarının fiziksel olarak top sistemiyle donatılmasına devam etmiş, ancak bu sistemin aktif olarak kullanılmayacağı ve lojistik destek sağlanmayacağı yönünde bir politika benimsemiştir. Bu yaklaşım, olası gelecekteki operasyonel gereksinimlerde bir değişiklik yaşanması durumunda, top sistemlerinin nispeten kısa bir süre içerisinde yeniden etkinleştirilebilmesi için stratejik bir esneklik payı bırakmıştır.

Ancak, 2006 yılında RAF tarafından alınan bir politika değişikliği ile Typhoon uçaklarının dahili top sistemlerinin tam kapasiteyle kullanılmasına karar verilmiştir. Bu karar değişikliğinin altında yatan spesifik nedenler kamuya açık kaynaklarda detaylı olarak belirtilmemekle birlikte, bu revizyonun, modern hava muharebesi ve potansiyel yer taarruzu senaryolarında dahili topun sağlayabileceği ilave ateş gücü ve operasyonel esnekliğin yeniden değerlendirilmesi sonucunda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Özellikle, yakın hava muharebelerinde (dogfight) veya hassas nokta hedeflerine yönelik angajmanlarda top sisteminin sunduğu kendine has avantajlar, bu politika değişikliğinde etkili olmuş olabilir.
Eurofighter Typhoon savaş uçağı, 27 mm BK27 topuyla donatılmış olup, bu top için yalnızca 150 mermi kapasitesine sahip bir kartuş bulunmaktadır. Bu sınırlı mühimmat, Typhoon’un hava üstünlüğü mücadelelerinde rakiplerine karşı potansiyelini olumsuz etkileyebilecek bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Benzer şekilde, Dassault Rafale savaş uçağı da 30 mm GIAT topuyla teçhiz edilmiş olmasına rağmen, yalnızca 125 mermi taşıma kapasitesine sahiptir.
Bu iki modern savaş uçağındaki makinalı top sistemlerinin mühimmat kapasitelerindeki bu kısıtlama, makinalı top etkinliklerini sorgulanabilir hale getirmektedir. Bu durumu daha iyi anlamak için diğer platformlara bakıldığında, F-16 savaş uçağının 500 adet 20 mm’lik mermi taşıyabilen bir M61A1 topuna sahip olduğu görülmektedir. F-4E Phantom II savaş uçağı da 639 mermi kapasiteli bir adet 20 mm M61A1 Vulcan topu ile donatılmıştır. Boeing F/A-18E 412 mermi kapasiteli 20mm M61A2 Vulcan topu kullanılmakta.
Füze Sistemleri
Eurofighter Typhoon, hem hava-hava hem de hava-yer muharebe görevleri için geliştirilmiş, dünyanın en gelişmiş çok rollü (swing-role) savaş uçaklarından biridir ve bu kabiliyetlerini çeşitli füze sistemleri aracılığıyla desteklemektedir.
Hava-Hava Füzeleri
MBDA METEOR Hava-Hava Füzesi
MBDA liderliğinde Birleşik Krallık, Almanya, İtalya, Fransa, İsveç ve İspanya’nın ortaklığıyla geliştirilen yeni nesil görüş ötesi havadan havaya füze (BVRAAM)(Beyond Visual Range Air-to-Air Missile) olan METEOR’u tanıtmaktadır. Ramjet tahrikli motoru sayesinde hedefe ulaşana kadar sürekli itki sağlayan füze, mevcut orta menzilli havadan havaya füzelere kıyasla en geniş kaçış imkansızlık bölgesine sahiptir. Hedefe kadar devam eden itki, füzenin son aşamada yüksek manevra kabiliyetini korumasını sağlar. Bu, hedefin kaçma manevralarını etkisiz hale getirir. Aktif radar arayıcısıyla her türlü hava koşulunda etkili olan METEOR, ağ merkezli yetenekleri ve ölümcül harp başlığıyla öne çıkmaktadır. Eurofighter Typhoon, Rafale ve Gripen gibi savaş uçaklarına entegrasyonu tamamlanmış olup, F-35 ve KF-21 platformlarına da entegre edilmektedir. Füze, “parçacık tesirli savaş başlığı” sayesinde maksimum öldürücülük sağlamakta ve “rakipsiz son manevra kabiliyeti” ile birleşerek muharebe etkinliğini artırmaktadır. Ayrıca, hem (çarpma) (impact) hem de “yakınlık (proximity)” tapalarına sahip olması, farklı hedef tiplerine karşı yüksek imha olasılığı sunmaktadır. RF yakınlık tapası, hedefe doğrudan çarpma zorunluluğu olmadan, hedefle belirli bir mesafede radyo frekans (RF) sinyalleri kullanarak hedefin varlığını algılayabilen ve bu sayede savaş başlığını patlatabilen bir tapa türüdür.
- Ağırlık: 190 kg
- Uzunluk: 3.7 m
- Çap: 178 mm
- Fırlatma: Ray ve ejeksiyon fırlatma kabiliyetleri
- İtki: Katı yakıtlı değişken akışlı kanallı roket (ramjet)
- Arayıcı: Aktif RF
- Navigasyon ve Güdüm: Ataletsel orta seyir, veri bağlantısı ile; Otonom terminal güdümü
- Savaş Başlığı: Parçacık tesirli
- Tapalar: Çarpma ve RF yakınlık
- Menzil: Yaklaşık 200 km (124 mil)
- Kanat Konfigürasyonları: Tam kanatçıklı ve kırpılmış kanatçıklı varyantlar
IRIS-T Hava-Hava Füzesi
Almanya, Yunanistan, Norveç, İtalya, İspanya ve İsveç’in ortak geliştirdiği ileri düzey IRIS-T hava-hava füzesidir. IRIS-T’nin, NATO üyesi bazı ülkeler tarafından kullanılan AIM-9 Sidewinder füzelerinin yerini alması amacıyla, 1990’ların sonu ve 2000’lerin başında Almanya liderliğinde bir programla geliştirildiği belirtilmektedir. Programın temel hedeflerinden biri, Sidewinder ateşleyebilen tüm uçakların IRIS-T’yi de ateşleyebilmesini sağlamaktı.
Çift Modlu Arayıcı (Dual-Mode Seeker): Füze, hem görüntüleyici kızılötesi (Imaging Infrared) hem de aktif radar arayıcıyı birleştiren bir çift modlu arayıcıya sahiptir. Bu özellik, füzenin her türlü hava koşulunda, gece veya gündüz hedefleri takip ve angaje etmesine olanak tanır. Görüntüleyici kızılötesi arayıcı, en son karşı önlemlere karşı bile inanılmaz derecede yüksek çözünürlük, hedef ayrımı ve parazit bastırma sunar. Bu arayıcı, füzenin tüm kinematik menziliyle uyumlu bir edinme aralığına sahiptir ve her açıdan hedefi kilitleyebilir.

İtki Vektör Kontrol Sistemi (Thrust Vector Control System – TVC): IRIS-T füzesi, uçuş sırasında üstün manevra kabiliyeti ve çeviklik sağlayan bir itki vektör kontrol sistemine sahiptir. Bu sistem, füzenin yüksek manevra kabiliyetine sahip hedefleri bile etkili bir şekilde angaje etmesini mümkün kılar. Katı yakıtlı motorun itki vektör kontrolü ile entegrasyonu, füzenin ateşleyen uçağın arkasındaki hedefleri bile vurabilmesini sağlar. Füze, 60°/s hızda 60 g’ye kadar dönüşler yapabilme kapasitesine sahiptir, bu da fırlatan uçağın arkasındaki hedefleri vurabilmesine olanak tanır.
Yüksek Menzil ve Hız: Advanced IRIS-T Hava-Hava Füzesi 25 km’ye kadar etkileyici bir menzile ve Mach 3 gibi dikkat çekici bir hıza sahiptir. Bu özellikler, çeşitli düşman uçakları, helikopterler ve insansız hava araçları (İHA’lar) gibi farklı hedeflere karşı etkili olmasını sağlar.
Parazit Bastırma ve Elektronik Karşı Önlem (ECM) Direnci: IRIS-T füzesi, parazit bastırma ve elektronik karşı önlem direncinde AIM-9M Sidewinder’ı geride bırakır. Hedef tanıma teknolojisindeki önemli ilerlemeler sayesinde, kafa kafaya atış menzili AIM-9M’ye kıyasla 5 ila 8 kat artmıştır.
Fırlatmadan Önce Kilitleme LOBL (Lock on Before Launch) Yeteneği: Füze, hedefi radar, IRST (Kızılötesi Arama ve Takip Sistemi) veya Kaska Monteli Nişanlama Sistemi (HMS) gibi sensörlerle fırlatma öncesinde tespit eder. Füzenin hedefle etkileşime geçebilmesi için atış öncesinde mutlaka kilitlenme tamamlanmalıdır. Bu gereklilik, füzenin güdüm algoritmalarının aktif hale gelmesi ve kinematik parametrelerin (açı, hız, menzil) optimize edilmesi için zorunludur. Bu mod, özellikle kısa menzilli ve görüş hattı içi hedeflerde etkilidir
Fırlatma Sonrası Kilitlenme (Lock-On After Launch – LOAL) Yeteneği Bu modda füze, fırlatıldıktan sonra uydu, hava veya kara tabanlı sistemler gibi üçüncü taraf veri bağlantıları aracılığıyla hedefi dinamik olarak kilitleyebilir. Bu özellik, uzun menzilli veya gizli hedeflere karşı operasyonel esneklik sunar.
Aktif Radar Yakınlık Tapası: Füzede bulunan aktif radar yakınlık tapası, doğrudan isabet olasılığını artırır. Ayrıca çarpma (impact) ile de patlayabilir.
Çok Yönlü Önleme Yetenekleri: IRIS-T, İHA’lar, hava-hava, karadan havaya ve karadan karaya füzeler ve roketler ile seyir füzeleri gibi hızlı hareket eden ve küçük hedefleri önleyebilir.
Temel Özellikler- Ağırlık: 87,4 kg
- Uzunluk: 2,92 m
- Çap: 127 mm
- Kanat açıklığı: 447 mm
- Harp başlığı: 11,4 kg – patlama/parçalanma
- Patlama mekanizması: Aktif radar yakınlık sigortası ve çarpma sigortası sistemi ile
- Motor: Katı yakıtlı roket motoru
- Menzil: Yaklaşık 25 km (16 mil)
- Hız: Mach 3
- Güdüm: Kızılötesi ve aktif radar arayıcı
- Fırlatma Platformu: IRIS-T füzesi, Eurofighter Typhoon, F-16 Fighting Falcon, Tornado, Saab Gripen ve F/A-18 Hornet’in yanı sıra Alenia Aermacchi M-346 Master, Northrop F-5 ve NASAMS kara tabanlı hava savunma sistemi gibi çeşitli platformlardan fırlatılabiliyor.
ASRAAM Hava-Hava Füzesi
MBDA UK üretimi olan ASRAAM (Advanced Short Range Air-to-Air Missile), kısa menzilli bir hava-hava füzesi olarak tanımlanmaktadır. ASRAAM, öncelikli olarak görüş içi menzil hava muharebesinde üstünlük tesis etmek amacıyla tasarlanmış bir silahtır. Pilotların birbirini görebildiği mesafedeki görüş içi menzil ( WVR))(Within Visual Range) çatışmalarda ilk vuruşu yapmak çok önemlidir. Bu bağlamda ASRAAM, düşman hava aracının kaçınma manevraları veya karşı tedbirleri dikkate alınmaksızın, pilotun bir hedefi angaje ederken daha hızlı reaksiyon gösterebilmesini ve başarı olasılığını en üst düzeye çıkaracak hız ve çevikliğe sahip bir füze ihtiyacını destekleyen bir konsepti yansıtmaktadır.
ASRAAM’ın en önemli özelliklerinden biri, inanılmaz derecede hızlı ve kolay manevra yapabilmesidir. Bu özellik, kendine has 166 mm çapındaki roket motoru ve havada sürtünmeyi azaltan özel tasarımı sayesinde mümkün olmaktadır. ASRAAM’ın Fırlatmadan Önce Kilitleme LOBL (Lock on Before Launch) ve Fırlatma Sonrası Kilitlenme (Lock-On After Launch – LOAL) yeteneği vardır.

- Ağırlık: 88 kg
- Uzunluk: 2,9 m
- Çap: 166 mm
- Kanat açıklığı: 450 mm
- Menzil: 25 km
- Harp başlığı: 10kg – patlama/parçalanma
- Patlama mekanizması: Lazer yakınlık sigortası ve çarpma sigortası sistemi ile
- Motor: Yüksek darbeli, çift yanmalı katı yakıtlı roket motoru
- Hız: Mach 3
- Güdüm: Kızılötesi
AIM-120C-5/6/7/8 Hava-Hava Füzesi
Raytheon Technologies tarafından geliştirilen AIM-120 AMRAAM (Advanced Medium-Range Air-to-Air Missile) (Gelişmiş Orta Menzilli Havadan Havaya Füze) ailesinin en son nesil varyantları, modern hava muharebe doktrininde kritik bir rol oynamaktadır. Bu füzeler, orta menzildeki hava hedeflerine karşı kullanılan, aktif radar güdümüne sahip sofistike silahlardır. Gelişmiş versiyonları, önceki modellere kıyasla artırılmış menzil, hassasiyet ve elektronik harp yeteneklerine karşı direnç gibi önemli iyileştirmeler sunmaktadır.
Füzenin güdüm mekanizması, aktif radar teknolojisine dayanmaktadır. Bu sistemde, füzenin bünyesinde yer alan bir radar verici-alıcı ünitesi, hedefi bağımsız olarak tespit etme, kilitleme ve takip etme yeteneğine sahiptir. Aktif radar güdümü, fırlatan platformun (genellikle bir savaş uçağı) hedefi sürekli olarak aydınlatmasını gerektiren yarı aktif radar güdüm sistemlerine kıyasla önemli bir avantaj sunar. Bu teknoloji, füzenin “atış sonrası unut” (fire-and-forget) olarak adlandırılan yeteneğinin temelini oluşturur; zira füze, fırlatıldıktan sonra hedefi otonom olarak takip edebilme ve imha edebilme kapasitesine sahiptir. Bu özellik sayesinde pilot, füze fırlatıldıktan sonra hedefi takip etme veya güdüm sağlama zorunluluğundan kurtularak eş zamanlı olarak birden fazla hedefle angajmana girebilir, savunma manevraları gerçekleştirebilir veya diğer taktiksel görevlere odaklanabilir. “Atış sonrası unut” yeteneği ve aktif radar güdümünün sağladığı kabiliyetler, özellikle çoklu hedef senaryolarında ve görsel menzil ötesi (BVR) çatışmalarda üstünlük sağlamak açısından hayati öneme sahip olmasının yanı sıra, fırlatan uçağın angajman bölgesinden hızla uzaklaşarak hayatta kalma olasılığını da artırır ve modern hava muharebesinin dinamik ortamında pilotlara önemli bir operasyonel esneklik ve avantaj sunar.
AIM-120 AMRAAM’ın gelişmiş varyantları, modern savaş uçaklarının temel silah sistemlerinden birini oluşturmakta ve hava üstünlüğünün tesis edilmesinde vazgeçilmez bir unsur olarak kabul edilmektedir. AIM-120C-7, önceki versiyonlara göre daha gelişmiş yazılım ve radar güdüm sistemi ile donatılmıştır. AIM-120C-8 ise daha uzun menzil ve gelişmiş elektronik karşı önlem (ECCM) yetenekleri sunar.

- Ağırlık: 161,5 kg
- Uzunluk: 3,65 m
- Çap: 178 mm
- Kanat genişliği: 484 mm
- Menzil: Yaklaşık 105-120 km (C-7) ve 120-150 km (C-8) arasında değişir. Menzil, fırlatma yüksekliği, hız ve hedefin manevra kabiliyetine bağlı olarak değişebilir.
- Harp başlığı ağırlığı: 20 kg
- Patlama mekanizması: FZU-49 Yakınlık tapası, çarpma tapası
- Hız: Mach 4 (yaklaşık 4.900 km/s) üzerinde.
- Güdüm: Ataletsel rehberlik, terminal aktif radar güdümü, isteğe bağlı orta seyir güncelleme veri bağlantısı.
AIM-9L Sidewinder
AIM-9L Sidewinder, 1971’den beri ABD Hava Kuvvetleri ve Donanması’nın ortak programı altında geliştirildi ve 1976’da uçuş testlerinin sona ermesinin ardından hizmete alındı. Önceki modifikasyonlarla karşılaştırıldığında, önemli ölçüde daha iyi bir savaş performansına sahiptir.
Teknik Özellikler- Ağırlık: 84,5 kg
- Uzunluk: 2.85 m
- Çap: 5 inç (127.0 mm)
- Güdüm: Kızılötesi yönlendirme
- Kilit aralığı (arka taraftan):11 km
- Kilit aralığı (tüm yönler);3 km
- Fırlatma menzili:18 km
- Patlama mekanizması: Kızılötesi sigorta
- Maksimum hız: 2,5 Mach
- Harp Başlığı: 9,5 kg

Hava-Yer Silahları
Eurofighter konsorsiyumunda yer alan ülkeler, nükleer silah atma yeteneğini özellikle talep etmedikleri için, bu durum Eurofighter’ın bir eksikliği olarak değerlendirilmemektedir. Konsorsiyumun odak noktası, hava üstünlüğü ve çok amaçlı savaş yetenekleri gibi diğer kritik özellikler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle, nükleer silah atma kapasitesinin bulunmaması, Eurofighter’ın operasyonel etkinliğini veya stratejik değerini olumsuz etkileyen bir faktör olarak görülmemektedir.
Storm Shadow/SCALP EG
- Menzil: 560+ km
- Savaş Başlığı: 450 kg tandem patlayıcı
- Özellikler: GPS/INS/TERCOM güdümlü, “hedef değiştirme” yeteneği (uçuş sırasında yeniden programlanabilir).
- Kullanıcılar: Fransa, İngiltere, İtalya, Suudi Arabistan.

Taurus KEPD 350
- Menzil: 500 km
- Savaş Başlığı: 480 kg çift etkili (zırh delici + parça tesirli)
- Özellikler: GPS/INS + kızılötesi terminal güdüm, EMPAR elektronik koruma sistemi.
- Kullanıcılar: Almanya, İspanya.
Brimstone II
- Menzil: 60+ km
- Savaş Başlığı: 6.3 kg tandem yüksek patlayıcı
- Güdüm: Milimetre dalga radar + lazer/yarı aktif radar (çoklu hedef aynı anda vurma).
- Operasyonel Kullanım: İngiltere (Ukrayna krizinde güncellendi).
Paveway IV (500 lb)
- Güdüm: Lazer/GPS/INS
- Hata Payı: <1 m
- Özel Yetenek: Düşük yükseklikten atış (LO-Release) uyumlu.
GBU Serisi
- GBU-10 (2000 lb): Lazer güdümlü
- GBU-48 (2000 lb): GPS/INS entegrasyonlu JDAM
- GBU-54 LJDAM: Lazer + GPS hibrit güdüm (hareketli hedefler için optimize).
- MK-82 (500 lb): JDAM kiti entegrasyonu ile GPS güdümlü hale getirilebilir.

MBDA SPEAR 3
SPEAR 3 sistemi, RAF’ın gelecekteki hassas yüzey saldırı ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış, gelişmiş ve çok yönlü bir silahtır. Ağ merkezli yetenekleri, uzun menzili, çok modlu arayıcı başlığı, yüksek hassasiyeti ve düşük yan hasar potansiyeli ile modern savaş alanının zorluklarına etkili çözümler sunmaktadır. F-35 B platformuna entegrasyonu, RAF’ın Eurofighter Typhoon uçaklarında kullanılabilecek olması hava gücünün vuruş etkinliğini önemli ölçüde artıracak bir kabiliyet olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, müttefik ülkelerin gelecekteki gereksinimlerini karşılama hedefi, SPEAR’ın uluslararası pazarda da önemli bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir.
Teknik Özellikler- Ağırlık: < 100 kg
- Uzunluk: < 2 m
- Çap: 180 mm
- Güüdüm: Çok modlu arayıcı başlık ve INS/GPS
- Savaş Başlığı: Çok etkili
- Seyrüsefer ve Güdüm: Operasyon zarfı boyunca INS (Ataletsel Navigasyon Sistemi) ve GPS (Küresel Konumlama Sistemi) entegrasyonu.
- Ağ Yeteneği: İki yönlü veri bağlantısı ve Yarı Aktif Lazer güdümü modu.
MBDA SPEAR-EW Elektronik Harp Yeteneği
SPEAR-EW, platform yeteneklerini desteklemek ve tamamlamak üzere üç ana işleve sahiptir:
- Deniz ve Kara alanlarındaki tehdit unsurlarının aldatılması (Deception).
- Arama ve hedef tespit radarlarının bozulması ve bastırılması (Degradation and Suppression).
- Aktif olmayan tehdit Hava Savunma Birimlerinin (ADU) tahrik edilmesi ve tanımlanması (Provocation and Identification)
SPEAR-EW, ağ merkezli elektronik harp yeteneği sunan, SPEAR ailesiyle entegre, maliyet etkin ve yüksek performanslı bir sistemdir. Düşman hava savunma sistemlerine karşı gelişmiş bastırma ve aldatma yetenekleri sayesinde, dost unsurların beka kabiliyetini önemli ölçüde artırarak harekat etkinliğine önemli bir katkı sağlaması beklenmektedir. Programlanabilir yapısı ve gelişim potansiyeli, gelecekteki tehditlere karşı da güncel kalmasını sağlayacaktır.
Teknik Özellikler- Ağırlık:< 100 kg
- Uzunluk:< 2 m
- Çap: 180 mm
- Güç Kaynağı: Turbojet motoru (uzun menzil ve yük için güç sağlar)
- Navigasyon: INS/GPS ve çift yönlü veri bağlantısı ile önceden programlanmış uçuş.
- Yakıt: Yüksek yakıt kapasitesi sayesinde artırılmış menzil ve lojistik süresi.
- Mimari: Mil Std 1760 ve UAI uyumlu.
Hedefleme/Navigasyon Podları
- Lockheed Martin Sniper Advanced Targeting Pod (ATP) (Gelişmiş Hedefleme Podu)
- Rafael LITENING 3 Hedefleme Podu, Rafael LITENING 5 Hedefleme Podu
- Thales LDP DAMOCLES Hedefleme Podu
- Rafael Reccelite XR Keşif Podu

Kaynak: defenceTurk