ROKETSAN’dan geleceğin savaşlarına hipersonik yanıt

Aksel Buzuter Aksel Buzuter / 07.10.2025 20:00

ROKETSAN’dan geleceğin savaşlarına hipersonik yanıt

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci, 5. Askeri Radar ve Sınır Güvenliği Zirvesi’nde Türkiye’nin savunma sanayiinde ulaştığı yerlilik düzeyini ve geleceğe dönük teknolojik öncelikleri anlattı. İkinci, Çelik Kubbe projesi, yapay zeka uygulamaları ve hipersonik sistemlerin önemine vurgu yaptı.

İkinci, son 20 yılda savunma sektöründe kaydedilen ilerlemeye işaret ederek Türkiye’nin kendi savunma sistemlerini geliştirme kapasitesine ulaştığını belirtti. Konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Son 20 yılda ülkemizin özellikle savunma sektöründe yapmış olduğu yatırımlar ve gelmiş olduğu nokta itibariyle en azından bizler kendi silahlarımızı ve kendi güvenlik sistemlerimizi, savunma sistemlerini üreten bir ülke konumuna yükselmiş olduk. Bu uluslararası arenada, güvenlik algılarının yeniden yapılandırıldığı arenada çok daha güçlü bir noktaya taşıyor.

Çok şükür ki şu anda aslında Türk savunma sanayii, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan neredeyse bütün sistemleri, bütün platformları ve bütün silah sistemlerini geliştirebilecek bir noktada. Bunun bize sağladığı avantaj aslında başka ülkelerden herhangi bir savunma sistemi tedarik etmeden kendi ihtiyacımızı karşılayacak bir noktada bulunmamız sadece Türkiye’nin güvenliği anlamında değil, yüzünü Türkiye’ye dönmüş dost ve kardeş ülkeler açısından da çok kıymetli, çok yüksek bir değer ifade ediyor.”

Çelik Kubbe ve entegrasyon

İkinci, projesini entegre, katmanlı bir hava savunma sistemi olduğunu ve projede çok sayıda kurumun birlikte çalıştığını aktardı. İkinci, “Çelik Kubbe, ülkemizin hava sahasını kontrol etmek amacıyla gerçekleştirdiği proje. Çelik Kubbe kapsamında da ASELSAN, ROKESTAN, TÜBİTAK SAGE, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu çok ciddi bir iş birlikteliği ve çok ciddi bir dayanışma içerisinde çalışmaya devam ediyor. Çelik Kubbe aslında katmanlı bir hava savunma sistemi. Entegre bir hava savunma sistemi.” dedi.

İkinci, Çelik Kubbe’nin radar, sensör, elektrooptik, füze ve deniz platformlarını kapsadığını söyledi ve sistemin kara, deniz ve hava sahasını bütünsel şekilde kontrol edeceğini vurguladı:

“Neler var Çelik Kubbe’nin içerisinde? Radarlar var, sensörler var, elektrooptik cihazlar var, füzeler var, hava araçları var, denizde konuşlandırılmış platformlarımız var. Bunların hepsinin aslında katmanlı bir yapı içerisinde sadece karasını değil, denizini ve hava sahasını bütünüyle kontrol altına alacak bir entegre savunma sisteminden bahsediyoruz.

ROKETSAN’dan geleceğin savaşlarına hipersonik yanıt

Ülkemiz böyle komplike bir savunma sistemini hayata geçirebilen ender ülkelerden bir tanesi. Özellikle hava savunma sistemi son zamanlardaki balistik ve seyir füzeleri tehdidine karşı en etkili koruma mecralarından bir tanesi. Böyle bir sistemi hayata geçirdiğinizde aslında birçok temel teknolojiyi de halletmeniz lazım.”

Yapay zeka ve komuta kontrol

İkinci, yapay zekânın hava savunma süreçlerinde zorunlu hale geldiğini ve insan müdahalesinin hız gereksinimini karşılamakta yetersiz kalacağını belirtti. Bu bağlamda sistemlerde hedef önceliklendirme ve hedefe angaje olma yeteneklerinin yapay zekâ ile sağlanacağını söyledi. İkinci konuşmasından şu ifadeleri kullandı:

“Yapay zeka gibi bir teknolojiyi dünyanın en zor problemlerinden bir tanesi olan hava savunma sisteminin içerisine elde etmeniz gerekiyor ki tam anlamıyla bir savunma, bir kendini garanti altına alacak bir teknolojik altyapısını hayata geçirebilelim.

Çelik Kubbe’nin ana komuta kontrol sistemi içerisinde hedef önceliklendirmesi yapılması, hedeflere daha iyi angeje olabilmesi, hedeflerin tanınması, o hedeflere en yakın en maliyet etkin füze sistemlerini hayata geçirilmesi, angeje olması gibi birçok problemi aslında saniyeler içerisinde çözen ve bundan da ilgili komutları ortaya çıkarttıktan sonra da hava savunma sisteminin görevini yerine getirmesini sağlayan bütün zinciri aslında bu bilgisayar altyapısı üzerinden kontrol etmeyi planlıyoruz. ”

Hipersonik teknolojiler

İkinci, önümüzdeki dönemde hipersonik tehditlerin ön plana çıkacağını ve 5 Mach üzerindeki hızlara karşı sistem geliştirilmesinin önemine değindi:

“Bundan sonraki süreçte 5 Mach’ın üzerinde hareket eden tehditler, 5 Mach’ın üzerinde hareket eden tehditlere karşı geliştirilecek hava savunma sistemlerinden bahsediyor olacağız. Hipersonik sistemlerin dünyanın şu andaki savunma algısında çok ciddi bir farklılaşmaya yol açacağını şimdiden söylemek sürpriz olmaz. Bizim de en fazla üzerine yatırım yaptığımız konulardan bir tanesi de hipersonik sistemler. ”

ROKETSAN’dan geleceğin savaşlarına hipersonik yanıt

TAYFUN Blok 4 ve balistik kapasite

İkinci, ve TAYFUN ailesine değinerek bunların kara kuvvetlerinin uzun menzilli ihtiyaçlarını karşılamayı hedeflediğini söyledi. İkinci şu ifadeleri kullandı:

“Bizim en son IDEF’te lansmanını yapmış olduğumuz TAYFUN Blok 4 hipersonik füzemiz, aslında bu amaca hizmet eden ve dünyada şu anda örnekleri arasında da özellikleriyle ön plana çıkan bir füze sistemi. Burada temel gayemiz aslında bizim kara kuvvetlerimizin, silahlı kuvvetlerimizin uzun menzili ihtiyacı olan balistik füze sistemlerini yerli ve milli olarak gerçekleştirmek. Zaten bunlar TAYFUN ailesi, şu anda zaten üretimleri devam eden aile. Ama TAYFUN Blok 4 bu ailenin en yeni üyesi olarak inşallah silahlı kuvvetlerimizin gücüne güç katacak.”

Kaynak: savunmaSanayiSt

Son Haberler