Selçuk Bayraktar'dan stratejik işbirliği ve yeni nesil projelerle ilgili kritik açıklamalar

Aksel Buzuter Aksel Buzuter / 16.09.2025 22:47

TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenecek olan festival öncesinde NTV özel yayınına katılarak Türk savunma sanayiinin geleceğine yönelik önemli değerlendirmelerde bulundu.

Selçuk Bayraktar

BAYRAKTAR KIZILELMA

TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, İtalyan devi Leonardo ile yapılan işbirliğinden KIZILELMA'nın seri üretimine, ulusal hava savunma sistemlerinden TB3'ün envantere girişine kadar birçok konuda kamuoyunu aydınlattı.

Avrupa pazarına açılım: İtalyan Leonardo ile stratejik ortaklık

Türk insansız hava araçlarının (İHA) uluslararası alandaki başarısına dikkat çeken Selçuk Bayraktar, Avrupa pazarına yönelik atılan yeni bir adımı duyurdu. İtalyan savunma ve havacılık şirketi Leonardo ile gerçekleştirilen işbirliğinin, Baykar ürünlerinin yeni pazarlara ulaşmasında kilit bir rol oynayacağını belirtti. Bu anlaşmanın arka planında İtalyan hükümetinin de güçlü bir iradesi olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Bayraktar TB2 ve diğer İHA'larımız şu anda dünyanın en meşhur İHA'ları. Avrupa ülkeleri arasında kullanıcıları da var. Leonardo ile yapılan işbirliği, Türk savunma sanayii teknolojilerinin yeni pazarlara açılmasını sağlayacak" ifadelerini kullanarak ortaklığın stratejik önemine işaret etti.

Muharebe sahasında asimetrik üstünlük: İHA'ların rolü

İHA'ların modern savaş doktrinlerindeki dönüştürücü etkisine de değinen Bayraktar, bu sistemlerin en temel özelliğinin, muharebe sahasındaki kaotik ortamda karar vericilere anlık ve net bilgi akışı sağlamak olduğunu dile getirdi. Bayraktar TB2'nin bu alandaki başarısını somut verilerle açıklayarak, "Bayraktar TB2 dünyada en fazla sistemi, yüzlerce tankı, onlarca hava savunma sistemini, yerde duran uçakları bile etkisiz hale getirdi. Bu, asimetrik bir etkidir" sözleriyle sistemin sahada yarattığı farkı özetledi.

Ulusal hava savunması: Tüm ülkemizi kapsayacak bir sistem henüz geliştirilmedi

Türkiye'nin katmanlı hava savunma yetenekleri hakkında da bilgi veren Bayraktar, ASELSAN'ın bu alanda her kademede önemli sistemler geliştirdiğini ancak ülke genelinde tam bir koruma sağlayacak bütüncül bir yapının henüz mevcut olmadığını belirtti. Hava savunmasının teknolojik olarak en zorlu alanlardan biri olduğunu kabul eden Bayraktar, "Saldırmak kolay ancak savunmak çok zor. Tüm füzeleri engelleyebilen bir hava savunma sistemi dünyada yok" diyerek bu alandaki gerçekçi tabloyu ortaya koydu. Taarruz kapasitesini artırmanın caydırıcılık açısından önemine vurgu yaparak, 2030 yılına kadar bu alanda tam kapasiteye ulaşma hedefinin olduğunu sözlerine ekledi.

Geleceğin muharip gücü: KIZILELMA 2026'da envanterde

Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı olan KIZILELMA projesindeki son durumu da paylaşan Bayraktar, projenin düşük yoğunluklu üretim aşamasında olduğunu ve uçağın iç yapısının tamamen yenilenerek son nihai prototipin geliştirildiğini açıkladı. KIZILELMA'nın insanlı savaş uçaklarına kıyasla çok daha maliyet etkin bir çözüm sunduğunu ve pilotları riske atmadan görev icra etme imkanı tanıyacağını belirten Bayraktar, "Amacımız, 2026'da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine katılmasını hedefliyoruz. Bambaşka bir nesil olarak yeni bir sayfa oluşturuyor" dedi.

Denizlerin yeni gözcüsü: Bayraktar TB3 envantere girdi

Selçuk Bayraktar, konuşmasında Bayraktar TB3 SİHA'nın Kara ve Deniz Kuvvetleri envanterine katıldığını da teyit etti. TB2'ye göre çok daha gelişmiş bir motora ve artırılmış mühimmat taşıma kapasitesine sahip olan TB3'ün, özellikle kısa pistli gemilerden iniş-kalkış yapabilme kabiliyetiyle öne çıktığını belirtti. Bayraktar, "TB2'ye göre çok daha gelişkin bir motoru var. Kendi yaptığımız motorla uçuyor. Büyük farklardan biri de daha fazla mühimmat taşıyabilmesi. Kısa pistli gemilere inip kalkma kabiliyeti var, havada kalma süresi daha uzun" diyerek TB3'ün operasyonel esnekliğine dikkat çekti.

Kaynak: gdhDigital

Son Haberler