Türk savunma sanayiinin 2025 yılı ihracat hedefi belli oldu

Aksel Buzuter Aksel Buzuter / 10.07.2025 17:43

Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, sektörün 2025 yılı ihracat hedefini 8,5 milyar doların üzerinde olarak belirlediğini açıklarken, Türkiye'nin NATO ve Avrupa Birliği ülkeleriyle artan stratejik iş birliğinin altını çizdi.

Türk savunma sanayiinin 2025 yılı ihracat hedefi belli oldu

Bayraktar TB2 SİHA

Geçen yılki ihracatın yarısından fazlasının müttefik ülkelere yapıldığını vurgulayan Görgün, bu başarının temelinde NATO standartlarına tam uyum ve kurumsallaşan yeni iş birliği mekanizmalarının yattığını belirtti.

Savunma Sanayii (SSB) Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Türk savunma sanayiinin ulaştığı yetkinlikler, ihracat performansı ve NATO ile gelişen stratejik ilişkilere dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Sektörün 2024 yılını 7,1 milyar dolarlık rekor ihracatla kapattığını hatırlatan Görgün, 2025 yılı için hedefin daha da yukarı taşındığını ifade etti.

Geçen seneki ivmenin bu yıl da devam ettiğini belirten Başkan Görgün, ihracat hedeflerine ilişkin olarak, "Geçen seneye göre daha iyi olacak. Gelişmeler onu gösteriyor. Ortalama yüzde yirmi büyüyoruz. Ben sekiz buçuk milyar doların üzerinde olacağını değerlendiriyorum. Tabii bizim son dokuz olur on olur, neden olmasın. Şirketlerimiz çok gayretli çalışıyor," şeklinde konuştu.

Yılın ilk beş ayı itibarıyla 3,2 milyar dolarlık teslimatın tamamlandığını ve 5 milyar doların üzerinde yeni sözleşmeye imza atıldığını açıklayan Görgün, imzalanan yeni kontratlarla birlikte birikmiş siparişlerin (backlog) artmaya devam ettiğini ve bunun sürdürülebilir büyümenin en önemli göstergesi olduğunu vurguladı.

NATO ve AB pazarı

Prof. Dr. Görgün'ün açıklamalarında en dikkat çeken noktalardan biri, Türkiye'nin savunma sanayii ihracatında NATO ve Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin giderek artan payı oldu.

2024 yılında gerçekleştirilen 7,1 milyar dolarlık ihracatın yaklaşık 3,7 milyar dolarlık kısmının bu ülkelere yapıldığını belirten Görgün, bu durumu şu sözlerle değerlendirdi:

Bu önemli bir rakam. Yani Türkiye ihracatının yüzde ellisinden fazlasını müttefik ülkelere, Avrupa Birliği ülkelerine yaptı. Bugün farklı coğrafyalar, farklı ülkeler akla gelebilir ama hakikaten Türkiye'nin gelmiş olduğu seviye bu.

Görgün, bu başarıda özellikle Bayraktar TB2 ve AKINCI gibi Türk markasının değerini artıran yüksek teknolojili sistemlerin NATO ve AB ülkelerindeki kullanımının artmasının önemli bir rol oynadığının altını çizdi.

NATO ile yeni denge

Türkiye'nin NATO içerisindeki etkinliğini artırmak ve iş birliğini daha sistematik bir zemine oturtmak amacıyla önemli adımlar atıldığını belirten Prof. Dr. Görgün, Savunma Sanayii Başkanlığı bünyesinde doğrudan bu alana odaklanacak yeni bir birim kurulduğunu açıkladı.

Görgün, bu yeni yapılanmanın misyonunu, "SSB altında NATO ile ilişkileri koordine edecek bir müdürlük kurduk. Brüksel'le ve Avrupa Birliği'nde alınabilecek tüm süreçleri yakından takip etmek ve katkı sunmak istiyoruz. Gerçek bir müttefiklik ruhu çerçevesinde iyi bir müttefik olarak var olan kabiliyetlerimizi Avrupa'da ve NATO'daki dost ülkelere, müttefik ülkelere sağlamak arzusundayız," sözleriyle özetledi.

Bu stratejik yaklaşımın somut sonuçları da alınmaya başlandı. Türkiye, geçtiğimiz ay NATO'nun gelecek planlamalarının yapıldığı en önemli organizasyonlardan biri olan "Multi-Domain Operation" toplantısına Ankara'da ev sahipliği yaptı. Ayrıca, NATO'nun "Innovation Continuum" programının dört ayağından ikisinin Türkiye'de gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı.

Avrupa'da somut iş birlikleri

Türkiye'nin Avrupalı müttefikleriyle olan savunma sanayii iş birliği, üst düzey toplantıların ötesine geçerek somut projelere de yansıyor.

Görgün, bu kapsamda denizcilik tarihinde önemli bir yere sahip olan Portekiz ile iki adet askeri lojistik gemisi sözleşmesi imzalandığını hatırlattı. Havacılık alanında köklü bir geçmişe ve yetkin firmalara sahip İspanya ile de önemli bir havacılık projesi üzerine yoğun temasların sürdüğünü belirtti.

Başkan Görgün, Türk savunma sanayiinin bu küresel başarısının temelinde, geliştirilen tüm sistemlerde NATO standartlarının (STANAG) bir zorunluluk olarak kabul edilmesinin yattığını vurguladı.

Kaynak: gdhDigital

Son Haberler